Tablo: Adriaen Brouwer – Leyla Köylüler Leyla Tutunmuşum yakamoza, ufaktan kelle, Şişelerden köprü yapmışım Marmara’ya Bir mânidir kopar durur sinemde

Tablo: Mark Spain – Flamengo Dansçıları En Güzel’e Seninle gülmek ne güzel! Kahkaha sesinin evim olması, Göğüs kafesinde bir hükümdarlığa

Tablo: Edvard Munch – İspanyol Gribi Sonrası Öz Portre Adem Demi Kimin iziyle girdimse artık yola ben Çırpınışlarımla kuru gözlerim

Tablo: Kathleen Dunphy – Kışın En Soğuk Günü Zemheri Gittikçe çoğalmam gerekiyor. Tütün zamanı, Cemre düşüyor, kalkıyor… Tekrar düşüyor. Göğsümde

Tablo: Leonid Afremov – Bıçak Paleti HİSLERİM Kızgınım çoğu zaman Bana babamdan kalan Nefret tohumlarıydı bunlar Peki ya kırgınlık O

Tablo: Yatak Odası – Adolph Von Menzel Perde Kızıl saçlı bir hasta Bir başka hastaya Ne zaman öleceğinden bahsediyor Ve

Tablo: Warm Pictures – Kağıdın Benliği Kesişi   Kâğıt kesiği Ateşe elini uzatırsan İz bırakmasa da yanar elin. Kırılan şeyleri

Tablo: Çöplük Hala Canlıdır – John Kilduff   ÇÖPÇÜ Günaydın yanmaktan bıkmış güneş, Beyaz leylekler ve hurafelere gülersin sen güne

Tablo: Dünya ve Taşlar – Peggy Casey Anlamsız Karmaşa Küs müydüm? Bilmiyorum. Ya da küstüm mü? Beni ben yapan her

Tablo: Patrick Duegaw – Işığın Altında Kundakçı Günün birinde, hayatındaki onca kötü şeyin, Onca hurda, enkazın, kırık camın arasında, Anlam veremezsin